Allah dostları, Efendimiz s.a.v.’in sahabilerini
sohbetle yetiştirmesi gibi, müritlerini sohbetle yetiştirmeyi
bir usul olarak benimsemişlerdir. Şah-ı Nakşibend hazretleri k.s.
sohbet hakkında: “Bizim yolumuz sohbet yoludur” buyurur.
Şeyh Abdurrahman-ı Tahî k.s. hazretleri de, Bitlisli Halil Efendi
isimli zata yazdığı mektupta, sohbetlerin dünya sevgisini azaltan,
kişiyi muhabbetullaha yönlendiren etkisine işaret etmiştir.
Muhammed Diyaüddin k.s. hazretleri sohbet edecek kimse
bulamadığı bir
zamanda çocukları toplayıp sohbet etmiş,
“Çocuklar sohbetten anlamaz.
Niçin sohbet ediyorsunuz?”
diye sorulunca da, “Gayem çocukların bir şey
öğrenmesi değil.
Sohbet meclisi kurarak ilahî rahmeti celbetmektir.”
buyurmuştur.
Evet, sohbete inen rahmetten herkes istifade eder.
Bir sohbet meclisine, mesela bir dünyalık menfaat için gelen kimse bile,
oradaki sohbet ehli hürmetine Allah’ın rahmetinden faydalanmaktadır.
Hadis-i şeriflerde farklı gayelerle sohbete gelenlerin, orada Allah için
olanlarla beraber olmaları nedeniyle bağışlandığı bildirilmiştir.
Sohbet meclislerinde aşıkların ve âriflerin güzel hallerini dinler,
kulluğumuzu muhasebe ederiz. Peygamber kıssasları ve evliya
menkıbeleriyle hatalarımızı görür tövbe ederiz. Nice günahkâr,
sohbet
halkalarında Rabbini tanımış, O’na yönelmiştir.
Dünya meşgalesi içinde yorulan müminler sohbet halkalarında
huzur bulmuş, nefes almıştır. Bazıları için bu sohbetler öyle tesirli olur ki
kalplerini dünya kirlerinden arındırırlar, istikamet ve yüksek makamlar elde
ederler. Sohbet nimetinden faydalanmak, “faydalanmışlar”dan olmak önemlidir.
Yapılacak iş, usulüne uygun bir şekilde sohbetlere devam etmektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder